(6)
Herkes tâbi olduğu müctehidin kavlini savâb i’tikâd etmek lâzımdır. Eğer hatâ i’tikâd ederse taklîdi câîz olmaz.
[Farziyyet ile Vücûbun her biri, bir fiilin işlenmesi matlûb ve terki mennû, olmakdan ibâretdir. Eğer şu taleb ve men’ delil-i kat’i ile bilinirse fiile farz, ve delil-i zannî ile bilinirse vâcib tesmiye olunur.
Sünnet ve İstihbâb: Bir fiilin terki mennû’ olmamakla beraber işlenmesi matlûb olmakdır. Fakat sünnetin bilâ özür terki itâba ve hırmân-ı şefâate bâis olur. Müstehabın olmaz.
İbâhe: Fiile men’ ve taleb taallûk etmemekdir.
Hurmet ile Kerâhet-i Tahrîmiyye: Bir fiilin terki matlûb ve işlenmesi mennû’ olmakdır ki, eğer şu taleb ve men’ delil-i kat’î ile malûm olursa fi’le haram, delîl-i zannî ile ma’lûm olursa kerâhet-i tahrîmiyye ile mekrûh tesmiye olunur.
Kerâhet-i Tenzîhiyye: Bir fiilin işlenmesinde hırmân-ı şefâat gibi mahzûr olmamakla beraber terki matlûb olmakdır.
Sıhhat: Fiilin şurût ve erkânını tamâmen cümle şer’a muvâfık.
Fesâd: Fiilin bir şart veya rüknün fevâtıyla şer’a muhâlif olmasıdır.
(7)
(Tenbih): Her farzın terki harâm ve her harâmın terki farz olduğu gibi her müstehâbın terki kerâhet-i tenzîhiyye ile mekrûhdur.]
(ÜÇÜNCÜ KISIM): Ahvâl-i kulûba müteallik ahkâm-ı şer’iyyedir. Ahlâk-ı memdûha ve ahlâk-ı mezmûme beyânına dâir olan şu ahkâmın beyânını hâvi olan ilme ilm-i ahlâk ve tasavvuf denir.
Bu kitab yalnız ahkâm-ı i’tikâdiyyeden bâhis olup bir mukaddime ile bir de maksadı hâvi olarak tertîb olunmuşdur.
Mukaddime: İmân ve İslâm’ın mâhiyeti ile şerâit ve ahkâmı beyânında olup, dokuz aded mes’ele-i mühimmeyi muhtevîdir.
Maksad-ı kitâb: Ahkâm-ı i’tikâdiye beyânında olup üç bâbı hâvidir.
﴾MUKADDİME﴿
(ÎMÂN): Lûgaten bir kimseyi veya bir haberi tasdîk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder